14 Şubat 2011 Pazartesi

Seninle Herşey Güzel


Diriliş mi yoksa yalancı bahar mı demiştim,Eskişehir maçından sonra.Gaziantep maçı,Galatasaray'da değişen bir şey olmadığını net bir şekilde ortaya koydu.Eskişehir maçındaki başdöndüren futboldan eser yoktu.Kewell dışında aynı kadro sahadaydı.Genç Anıl Konya'dan sonra tekrar şans bulmuştu.Hem takımın etkisiz oluşu hemde rakip stoperlerin sert oluşundan dolayı,varlık gösteremedi ve ikinci yarı yerini Baroş'a bıraktı.Baroş'un katılımı da pek bir şey ifade etmedi ve silik ötesi bir oyunla kaybettik.Tıpkı daha önceleri kaybettiğimiz gibi.

İşin taktik,teknik yönü umurumda değil,habire aynı şeyleri dile getirmekten yoruldum.Esas olan Galatasaray'ın tarihinin en berbat sezonunu geçirmesidir.Sıradan anadolu takımlarının maskarası olduk,kimse Galatasaray adından korkmuyor artık.Çevremde birçok Galatasaray'lı arkadaşım,artık takımı tutmayacağından bahsediyor.Bir kere böyle taraftarlık olmaz,olmamalı da.Ben de her hafta sonu sinir krizi geçirmekten bir hal oldum,psikolojim bozuldu.Ama herşeye rağmen Galatasaray'lı olmak güzel.Onunla sevinip onunla üzülmek güzel.Galatasaray adının geçtiği her şey güzel.Tüm bunlar gelir geçer,yine başarılı oluruz.Yeter ki sevinmeyi bildiğimiz kadar,üzülmeyi de bilelim ve Galatasaray aşkını sonsuza dek yaşayalım...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder